Öz
Amaç
Akciğer lobektomisi, akciğer kanseri dahil olmak üzere çeşitli pulmoner hastalıkların tedavisinde yaygın olarak uygulanan bir cerrahi işlemdir. Etkili analjezi, postoperatif ağrının en aza indirilmesi ve iyileşmenin hızlandırılması açısından büyük önem taşır. Geleneksel opioid bazlı analjezi (OA), önemli yan etkilere neden olabilmekte ve bu durum rejyonal anestezi (RA) tekniklerine olan ilgiyi artırmıştır. Bu çalışma, OA ile RA’nın akciğer lobektomisi uygulanan hastalardaki perioperatif ve postoperatif sonuçlar üzerindeki etkisini değerlendirmektedir.
Yöntem
Bu retrospektif çalışmaya, Nisan 2020 ile Aralık 2022 tarihleri arasında akciğer lobektomisi uygulanan hastalar dahil edilmiştir. Hastalar Grup OA ve Grup RA grubu olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Toplanan veriler, preoperatif döneme ait demografik özellikler ve intraoperatif hemodinamik parametreleri içermektedir. İntraoperatif zamanlama verileri arasında anestezi süresi, cerrahi süresi ve tek akciğer ventilasyonu (OLV) süresi yer almaktadır. Postoperatif sonuçlar ise yoğun bakımda kalış süresi (ICU-LOS), hastanede yatış süresi, invaziv mekanik ventilasyon (IMV) ve non-invaziv mekanik ventilasyon (NIMV) süreleri ile mortalite verilerini kapsamaktadır.
Bulgular
Çalışmaya katılan hastalar Grup OA (n=32) ve Grup RA (n=44) olarak ikiye ayrılmıştır. Demografik veriler ve eşlik eden hastalıklar açısından gruplar arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0,05). OLV süresi Grup OA’da (181,7±63,7 dk) Grup RA’ya (161,8±59,8 dk) göre biraz daha uzundu, ancak istatistiksel olarak anlamlı değildi (p=0,168). Grup RA yoğun bakımda kalış süresi Grup OA grubuna kıyasla daha kısa bulunmuştur (1,32±0,77 gün vs. 2,53±2,77 gün; p=0,007). Grup OA’da IMV gereksinimi (%18,75), Grup RA’ya (%6,81) kıyasla daha yüksek olup; ortalama IMV süresi de daha uzundu (25,67±19,28 saat vs. 10,67±11,54 saat), ancak bu farklar istatistiksel olarak anlamlı değildi. Hemodinamik stabilite ve NIMV açısından ise gruplar arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır.
Sonuç
Lobektomi amacıyla torakotomi uygulanan hastalarda RA kullanımı, OA’ya kıyasla yoğun bakımda kalış süresinin kısalması ve IMV gereksinimi ile süresinin azalması gibi anlamlı avantajlar sunmaktadır. RA tekniklerinin toraks cerrahisinde multimodal analjezi protokollerine rutin olarak entegre edilmesi, hasta sonuçlarını iyileştirebilir.